1. Tavsanin suyunun suyu

Koylunun biri bir gun Hoca'ya konuk olur. Beraberinde de bir tavsan getirir. Hoca'nin karisi bunu guzelce bir temizler, pisirir, sofraya koyar. Birlikte afiyetle yerler. Ertesi gun bir baska koylu gelir oturur Hoca'nin sofrasina:
-Ben gecen gun sana tavsan getiren koylunun komsusuyum, der. Hoca ses cikarmaz. Konugu agirlar.
Bir baska gun bir baska koylu gelir aksam yemegine:
-Ben de gecen gun gelen koylunun komsusuyum der.
Hoca kizar ama, yine ses cikarmaz. Allah ne verdiyse yiyip yatarlar. Sabah olur, ogle olur, koylude kipirti yok, rahat, yiyip icip yatiyor. Hoca bakar ki boyle olmayacak. Sofranin ortasina bir tas su koyar:
-Afiyetle icin, der.
Koylu merakla sorar:
-Hocam, bu da neyin nesi?
Hoca cevabi yapistirir:
-Bu mu, hani o tavsan vardi ya, iste o tavsanin suyunun suyudur!

2. Bana mi inaniyorsun esege mi?

Bir gun Hoca calinan kapisini acar ve karsisinda ozellikle sevmedigi bir komsusunu bulur.
-Hoca Efendi, esegini bugun icin odunc alabilirmiyim?
-Kusura bakma, komsu, diye cevaplar Hoca. Tabii ki odunc alabilirdin, eger burada olsaydi, su anda burada degil.
Tam o sirada esek anirmaya baslar!
-Beni sasirttin Hoca Efendi, sen tam yok dedigin anda eseginin sesini duyuyorum!
-Esas sasiran benim!, evet cirkin ustelik!, diye bagirir Hoca. "Senin gibi, olmasini istemedigim, bir komsu benim sozume degil, gidiyor esegimin sozune inaniyor!" 

3. Kim aglasin

Timur cirkin bir adamdi. Bir gozu kor, bir ayagi da sakatti. Gunun birinde, Hoca yaninda iken, Timur basini kasir, saclarini kestirmek ister, cagirin berberi der. Berber gelir, Timur'un saclarini keser ve her zamanki gibi, eline bir ayna verir. Timur, aynada kendini gorur ve cok cirkin bulur. Aglamaya baslar. Onunla birlikte Hoca da aglar. Boylece ikisi de birkac saat beraberce aglarlar. Yanindakiler Timur'u avutmaya calisirlar; ona kendisini unutturmak icin tuhaf tuhaf hikayeler anlatirlar. Timur'un aglamasi gecer, ama Hoca'ninki bir turlu kesilmez. Sonunda Timur Hoca'ya:
"Dinle!" der. "Ben aynaya baktim, kendimi cirkin buldum, uzuldum; cunku sadece hukumdar degilim ben, ayni zamanda varlikliyim, kadin kolelerim var. Cirkinim, cirkin oldugum icin agladim iste. Ya sen? Neye agladin? Hala da susmak bilmiyorsun?"
Hoca cevap verir: "Sen yalnizca bir kezcik aynaya baktin, kendini gordun dayanamadin agladin. Ya bizler, gece gunduz senin suratina bakmamiz gereken bizler, ne yapalim? Bizler aglamasin da kimler aglasin? Bunun icin iste agliyorum ben!" der.

 4. Ipe un serdim

Bir gun, Hoca'nin sevmedigi bir komsusu, Hocadan ipini odunc ister. Hoca eve girip, bir sure sonra geldikten sonra,
-Kusura bakma, ip bosta degil. Karim uzerine un seriyor, der.
Sasiran adam,
-Ne demek istiyorsun Hoca? Ipe un nasil serilebilr? Sen benimle dalga geciyor olmalisin!
-Hayir, oldukca ciddiyim, birine odunc vermek istemez isem, ipe un kolayca serilir. 

5. Kazan öldü

Hoca komsusundan bir kazan odunc alir. Gunler ve haftalar gecer ve geri goturmez. Bir gun komsusu Hoca'yi yolda durdurur ve kazanini geri ister. Hoca ozur diler,
"Kusura bakma, geri vermeyi unuttum. Fakat sana iyi haberim var, kazanin bende iken kucuk bir kazan dogurdu."
Bu sekilde, komsusunu iki kazanla evine yollar. Bir iki hafta sonra Hoca komsusunun kapisini calar ve buyuk kazani tekrar odunc ister. Komsu, daha once ki kazancli tecrubesinden sonra, kazani tekrar vermekten mutluluk duyar. Gunler, haftalar gecer bakar Hoca'dan ses yok, en iyisi gidip bakmak der. Hoca kapiyi acinca, komsu kazani geri ister. Bu sefer Hoca, uzgun bir sesle, kazaninin oldugunu soyler. Hoca'nin dedigi uzerine $ok'a giren adam cok kizar ve
"Beni ne saniyorsun,kazanin oldugune inanacak bir aptal mi? der.
"Ne oldu dostum! diye cevaplar gulumseyerek, kazaninin dogurdugunu soyledigimde inanmistin?, (oldugune neden inanmiyorsun)!

6. Al aptestini ver pabucumu

Hoca aptese durur derede
Once sag ayagini yikar
sonra da sol ayagini
Ve aptesini tamamlar?
Tam ayagini kaldirirken olan olur
Pabucunun teki dereye kayar
Hoca atilir tutsun fakat nafile
Dere alir pabucu goturur
Hoca gider, pabuc gider
Derinlestikce dere
Hoca duser endiseye
Ve en sonunda
Pabuctan umudunu keser
Umudu yiten hoca,
Son bir umutla giden pabuca bakar
Ve doner ardini dereye:
-"Al aptestini ver pabucumu" der,
Zart diye ceker

 7. Benim olan yarisi aglasin

Karisi bir gece Hoca'yi uyandirir.
"Haydi sen de besigi salla. Bu cocuk yalniz benim degildir ya? yarisida senindir!"
Hocanin cevabi:
"Sen senin cocugunun yarisini salla, bana ait olan yarisini birak aglasin"

8. Bilenler bilmeyenlere anlatsin

Cuma muslumanlar icin kutsal gundur ve Hoca'nin ogle namazindan sonra vaaz vermesi gelenek olmustur. Nasreddin Hoca genellikle cemaate vaaz vermeyi hic sevmezdi. Yine bir cuma, namazdan sonra, Hoca kursuye cikar ve
-Ey, Aksehir'in iyi insanlari, simdi size ne anlatacagimi biliyormusunuz? der.
-Hayir! cevabi gelir.
-Boyle onemli bir konuyu bilmiyorsaniz, nefesimi tuketmemek daha iyi.
der Hoca ve kursuden inip, camiden cikar. Bir sonra ki cuma, cemaate yine ayni sordugunda,
-Evet! diye cevaplanir.
Bu durumda, zamaninizi oldurmem icin bir sebep yok der Hoca ve camiden cikar.
Ucuncu cuma, ayni soruyla karsilasan cemaatin yarisi "Evet" ve diger yarisi "Hayir" der.
-Bu hepten iyi, der Hoca bu kez ve ekler, Bilenler bilmeyenlere anlatsin!

9. Ben de bunu dusunuyordum

Hoca bir gun bahceden lahana caliyor, dolduruyor lahanalari cuvala. Tam o sirada bahce sahibi gelir, Hoca yalani hazirlamaya baslar.
"Hayrola Hoca efendi, bu ne hal?"
"Sorma bahcivan aga, hani biraz once bir firtina cikmisti ya, o firtina atti beni buralara."
"E-e-e, bu lahanalari neden kopardin?"
"Firtinidan kurtulmak icin tutunurken koptular." "Peki ya cuvala neden doldurdun onlari?"
"Tam ben de bunu dusunuyordum, sen geldin..."